Çağımızın en önemli psikolojik sorunlarından biri olan depresyon özellikle ülkemizde gün geçtikçe daha da artmaktadır. Türklerin çeşitlilik gösteren kültürel ve sosyal durumu sebebiyle duygularını daha yoğun yaşaması depresyon sorunu yaşamasını da tetiklemektedir. Üzüntüden, sevince yaşanılan duygu akışının yoğunluğu bilimsel olarak da depresyon tetikleyicisi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Duygu orantısızlığı, depresyonun ana nedenlerini oluşturduğu uzmanların kesinleştiği bir noktadır. Yaşanılan duygu, mutlu veya mutsuzluk üzerine olması fark etmeden abartılı yaşanırsa psikolojik tutarlılığı yitirmek anlamına gelmektedir. Bu duygusal iniş çıkışın bir sonucudur. Günlük yaşamımızı olumsuz olarak etkileyen depresyon tedavi edilmezse daha ciddi ve kronik bir boyuta geçmektedir.
Dış Faktörler Tek Başına Depresyon Nedeni Değildir
Bilinçsiz Antidepresan Kullanımı Sorunları Artırıyor
Öncelikle depresyonun ciddi bir hastalık olduğunu bilmemiz gerekmektedir. Depresyon belirtileri gösteren kişilerin kesinlikle psikiyatri uzmanına başvurmaları gerekmektedir. Kendi kendine tanı koymak fark etmeden daha büyük zararlara zemin hazırlayabilir. Alanında uzman olmayan kişilerden doğacak çözümler tedavi yerine kişiyi daha da büyük bir sorunun ortasına itebilmektedir. Olayı içerisinden çıkılması zor daha büyük bir sorunun ortasına getirebilir. Alanında uzman desteği doğru çözümlere doğru tanılarla ilerlemenizi sağlayacaktır. Kullanılacak tedavi uygulamalarında alınacak antidepresan da doğru miktarlarda ancak doğru reçetelerde sunulabilecek uzmanlardan alınmalıdır.
Dış Faktörler Tek Başına Depresyon Nedeni Değildir
Depresyonun nedeni kişiye göre değişiklik gösterebilmektedir. İçsel nedenlerden kaynaklı olabildiği gibi yaşanan bir olayın hemen ardından da gelebilmektedir. Bu tepkisel olayların arasında ölüm, boşanma, maddi yıkımlar, hayal kırıklıkları, alışılan çevreden uzaklaşma gibi olgular yer almaktadır. Yaşanan bu olaylar asla tek başına depresyona sebep değildir. Kişinin depresyona olan yatkınlığı bu olaylarla özdeşleşerek sorunu ortaya çıkarmaktadır.
Depresyon Tedavisi
Depresyon hastalarının gelişen teknoloji ve yöntemlerle çok büyük oranda tedaviye olumlu cevap vermektedirler. Bilinçli ilaç tedavileri, yeterli psikoterapötik uygulamalar, uygun oyalanma süreçleri bu iyileşmeyi de beraberinde getirmektedir. Aslında bu tedaviye başlama isteği, uzmanla görüşme talebi bile iyileşmede en büyük etken diyebiliriz. Sorunu kabul etmeyip bir arayış içinde olmayarak geçirilen birçok mutsuz hayatında sürüp gittiğini söylemek mümkündür.